28 Mayıs 2017 Pazar

LYS’YE İKİ HAFTA KALA NELER YAPILMALI ?

YGS’ de istediği net sayısını çıkaramayan adaylar, iyi bir hazırlık süreci geçirmişlerse LYS’de bu açığı kapatabilirler. Peki, LYS’ye iki hafta kala adaylar ne yapmalı? 

LYS SINAVI ile ilgili görsel sonucu

EKSİĞİNİZ OLAN KONULARA ODAKLANIN

LYS-1, LYS-4 ve LYS-5 sınavlarına kalan süre diğer sınavlara kalan süreden az. Bu derslerdeki konu eksiklerinizi biraz öne çekmenizde fayda görüyorum. 

Sınavlara kalan süre yaklaştıkça öğrencilerde ister istemez sınav stresi oluşmaktadır. Bu dönemlerde öğrenciler bazı temel hatalarda bulunabilmektedir. Örneğin, öğrenci eksik olduğuna inandığı ve deneme sınavlarında düşük puan aldığı dersle ilgili konu eksikleri olduğunu hissedip kitap almaktadır. Kitap alınmasında bir hata yok ama kitabı alıp baştan sona bitirmeye çalışmak hatadır.

Öğrencilerin yapması gereken eksik olduğu derslerle ilgili konu eksiklerini tespit edip kitaplarda o konularla ilgili yerlerden sorular çözmektir. Bir kitabı alıp bütün testlerini çözmeye çalışmak öğrencinin hem zaman kaybetmesine hem de kitabı bitireyim derken hazırlanması gereken diğer dersleri ihmal etmesine neden olacaktır. 

Özetle, bu sınavlara hazırlanan öğrencilerin konu eksiklerini kapatmaları için süre daralmaktadır. Öğrenciler konu eksiklerini kapadıktan sonra süratle ÖSYM’nin geçmiş yıllarda sorduğu soruları çözmeye çalışmalılar. Öğrenciler çıkmış ÖSYM sorularını çözmeden sınava tam olarak hazırlandıklarını düşünmemeliler. 

SAKIN OLA PES ETMEYİN!

LYS-2 ve LYS-3 sınavlarına kalan süre her ne kadar diğer sınavlara kalan süreden uzun gözükse de bu sınavlarda sorumlu olduğunuz dersleri ihmal etmemelisiniz. 

Kalan süre bilinçli, paniklemeyen ve sonuna kadar mücadelesine devam edecek olan öğrenciler için fırsatlar sunmaktadır. Sakın ola pes etmeyin ve pes etmenize neden olacak düşünceler içerisine girmeyin. 

Sınav akşamına kadar ders çalışan ve konu eksiklerini kapatmaya çalışın. Sınav akşamına kadar konu eksiklerini kaptmaya çalışan ve sınavlarda başarılı olan nice öğrenciler gördük ve görmeye devam edeceğiz. Önemli olan kendinize olan inancınızı kaybetmemeniz ve hedeflerinize emin adımlarla yaklaşmak için mücadele etmenizdir. 
GEÇMİŞ YILLARDA ÇIKMIŞ SORULAR ÖNEMLİ! 

LYS-2 ve LYS-3’e hazırlanan öğrenciler, konu eksiklerini kapattıktan sonra biran önce ÖSYM’nin geçmiş yıllarda sorduğu soruları çözmeye çalışmalılar. Yanlış yaptıkları soruların konu eksiklerini tespit edip hazırlıklarını buna göre şekillendirmeliler. 

Bütün konulara çalışıp zaman kaybetmek yerine eksik olduğunuz konulara çalışıp nokta atışı yapmanız lehinize olacaktır. 

HER GÜN 1 DENEME ÇÖZÜN

Bu günden itibaren sınav saatine ve süresine uygun olarak her gün 1 deneme çözmek ve bu denemelerde çıkan eksiklere göre çalışmamızı devam ettirmemiz yararınıza olacaktır.

Çözemediğiniz soruların muhakkak çözümlerini veya cevaplarını öğrenmeye çalışın. 

STRESLİ ORTAMLARDAN UZAK DURUN 

Stresli ortamlardan ve arkadaş çevresinden uzak durmaya çalışın.Unutmayın ki stres bulaşıcıdır. 

Sportif faaliyetlerde bulunurken; ağır kondisyon gerektiren ve bedeninizin yorulmasına veya sakatlanmanıza neden olabilecek sportif faaliyetlerden uzak durmanız gerekmektedir. Örneğin, halı sahada futbol oynamak hem bedeninizin yorulmasına hem de ciddi sakatlıklar geçirmenize neden olabilir. 

UYKU DÜZENİNE DİKKAT!

Uyku düzeninize özen gösterin. Belirli saatlerde yatıp belirli saatlerde kalkmaya çalışın. Uykunuz 5 saatin altına düşmemeli 7 saati de geçmemelidir.

Beslenmenize dikkat edin. Akşamları yağlı yemeklerden uzak durmaya çalışın. 

Yemeklerde yağın az olduğu yemekleri veya sebzenin bol olduğu yemek türlerini seçmeniz ders çalışırken uykunuzun gelmesini engelleyecektir. 

Geç saatlerde yemek yeme yerine bol bol meyve ve sebze tüketmeniz sizi daha dinç tutacaktır

Özellikle öğlen saatlerinde dışarda yenilen yemeklere veya abur cuburlara dikkat etmek gerekir. mümkünse bilmediğiniz müesseslerden alış veriş yapmayın veya yemek yemeyin.  

2017 YGS ve LYS de Puan Türü Değişen Bölümler

Yüksekö­ğretim Kurulu (YÖK­) tarafından Yükseköğretime Geç­iş Sınavı (YGS) ile ö­ğrenci alan öğretmenl­ik programları, aynı ­içerikteki Lisans Yer­leştirme Sınavları (L­YS) puan türlerine çe­vrildi.
2017 YGS ve LYS de Puan Türü Değişen BölümlerHer yıl olduğu gibi bu yılda bir çok puan türü değiştirildi.Önceki yıllar arasından en çok ses getiren değişiklerden biri ise Hukuk programlarının puan türünü TM-2’den TM-3’e değiştirmesiydi. Geçen yıl ise bir grup bölümde daha puan türü değişikliğine gitti. Bu geçişlerin hepsi ya TM-2’den TM-3’e ya da TS-1’den TS-2’ye oldu. Bu yıl da YGS puan türlerinden TS-1,MF-1,MF-3 ve TM-2 de daha çok geçiş oldu.En önemlileride öğretmenlik bölümlerinde değişikliğe gidildi.
YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, puan türü değiştirilen programları açıkladı. Buna göre, bilgisayar­ ve öğretim teknoloji­leri öğretmenliği pro­gramı YGS-1 puan türü­nden MF-1 puan türüne­, beden eğitimi­ ve spor öğretmenliği­ programı, YGS-6’dan ­TM-2’ye, kimya öğretm­enliği programı, YGS-­2’den MF-3’e, okul ön­cesi öğretmenliği pro­gramı, YGS-5’ten TS-1­’e, özel eğitim­ öğretmenliği program­ı da YGS-4’ten TS-1 p­uan türüne dönüştürül­dü. 

YÖK Başkanı Saraç, değişikliğin sebebini ise şöyle anlattı: 
300 BİNLERE ULAŞTI: Tıp ve hukuk programlarına giren öğrencilerin başarı sıralamalarına baktığımızda birkaç yıl öncesine kadar ilk 10 binden öğrenci alan bu programların 100 binlere, 200 binlere, 300 bine kadar ulaştığını gördük. Şimdi tabi bir programda eğitim öğretimi sürdürmek için gerekli niteliğe haiz olmasının sağlanması lazım, ayrıca da bir sınıftaki öğrencinin mütecanis olması lazım. Tıp ve hukukta biz geçen sene tıp için 100 bin kontenjanı 101 binden öğrenci alıyordu, biz 40 bine çektik ve 31 binden öğrenci aldı tıp, çok büyük bir başarı, umduğumuz başarının üstüne çıktı. Hukukta ise 365 binden öğrenci alıyordu, yine getirdiğimiz kural çerçevesinde bunu da 150 binle sınırladık.
ÜNİVERSİTELER KENDİ SINIRINI YUKARIYA ÇEKTİ: Bir başka şey daha yaptık, vakıf üniversitelerine dedik ki, kendi kurumsal değerinizi, marka değerinizi oluşturmak için siz bunları yukarı çekebilirsiniz. İstanbul’da, Ankara’da, bazı vakıf üniversiteleri bu mesela tıpta, hukukta, bizim koyduğumuz bu sınırı daha yukarıya doğru da çektiler dolayısıyla, çok başarılı bir uygulama gerçekleştirdiğimizi düşünüyoruz, üniversitelerimizde birlikte aldık bu kararı.
BARAJ GELDİ: Bu sene öğretmenlik programları ile ilgili iki önemli karar aldık. Birincisi, başarı sıralaması şartı getirdik. İkincisi, ilk aşamada yani YGS’den öğrenci alan programları LYS’ye yani ikinci aşamaya çektik. Başarı sıralamasını 240 bin olarak belirledik. 
DURUM ÇOK VAHİMDİ: Okul Öncesi Öğretmenliğine 1 milyon 420 bin 417’nci öğrenci Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Öğretmenliğine, 1 milyon 198 bin 329’ncu öğrenci, Özel Eğitim Öğretmenliğine, 1 milyon 14 bin 288’inci sıradaki öğrenci kabul ediliyordu. Bu yıl 150 puanı geçen öğrenci sayısı 1 milyon 879 milyon 812 olduğunu düşünürsek durum çok vahimdi.

7 Aralık 2016 Çarşamba

KPSS Taban Puanları 2016 Lisans Önlisans Ortaöğretim ÖSYM

KPSS Taban Puanları 2016 Lisans Önlisans Ortaöğretim ÖSYM

Memurluk hayali kuran adaylar için ÖSYM tarafından yayımlanan en son verileri içeren 2016 KPSS taban puanları kitapçığına sitemizde yer veriyoruz. Bilindiği üzere merkezi yerleştirmeler ÖSYM tarafından yapılmaktadır ve kurumların ihtiyaçlarının daha dengeli sağlanması açısından yılın belirli dönemlerinde alımlar olmaktadır. BU memur alımlarında farklı alanlardan ya da birçok alandan alım olabilmektedir. Ancak genel olarak baktığımızda Önlisans Lisans ve Ortaöğretim (Lise) düzeyi için memur atamaları kasım ve haziran aylarında olduğunu görüyoruz.

Mayıs ayında yapılan Lisans düzeyi KPSS ile Ekim ayında yapılacak olan Ortaöğretim ve Önlisans düzeyi KPSS puanları yapılacak ilk atama ise Kasım ataması olacak. Bilhassa puanları ortaya çıkartması ve atanamayanlar için umutları haziran ayına taşıyan bu atama puanları adaylar için çok önemli. İşte bu noktadan hareketle ÖSYM tarafından yapılan son KPSS memur alımı atamaları sonucunda oluşan kurumlar bazında minimum 2016 KPSS Taban puanları Önlisans Lisans Ortaöğretim (Lise) olarak sayfamızda aşağıdaki linklerden indirebilirsiniz.

2016 ÖSYM KPSS Atama Puanları Kitapçığı Aşağıdaki Bağlantılara Tıklayarak Güncel Puanlara Ulaşabilirsiniz.






KPSS Taban Puanları Hakkında Yorumlarınızı ve Sorularınızı Aşağıdan Hemen Yazabilirsiniz.


27 Temmuz 2016 Çarşamba

PokemonGO yükleyin

HENÜZ GOOGLE PLAY STORE'DA BULUNMAYAN VE HIZLA YAYILAN ÇILGIN OYUN POKEMONGO'YU ANDROİD CİHAZINIZA YÜKLEYİN.

 POKEMON GO İNDİR

İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN


PokemonGO Nedir? Nasıl Oynanır?

Milyonlarca hayranı tarafında heyecanla beklenilen Pokemon GO, nihayet Android ve iOS platformları için çıktı. Peki mobil oyun dünyasının yeni oyunu Pokemon GO nasıl oynanır?

Pokemon GO Nasıl Oynanır?
Uzun bir süredir merakla beklenilen sanal gerçeklik temalı mobil Pokemonoyunu Pokemon GO, Android ve iOS platformları için oyunculara sunuldu. Sadece birkaç ülkede oynanabilir durumda olan Pokemon GO, ülkemizde resmi olarak çıkışını henüz gerçekleştirmedi. Tabi bu oyunun hayranlarını ve oynamak isteyenleri üzmesin. Hazırladığımız yazımızda Pokemon GO'yu nasıl oynayabileceğinizi anlatıyoruz.
Android ve iOS Desteği

Android

Eğer Android işletim sistemli bir telefon kullanıyorsanız Pokemon GO'yu oynamak için yapmanız gereken oyunun APK dosyasını bulup telefonunuza kurmak. Şu an için Google Play Store'da ülkemiz için aktif olmayan oyunu oynamanın tek yolu APK dosyaları. Google Play Store'da bulunmayan APKdosyasını telefonunuza indirdikten sonra, Ayarlar altındaki Güvenlikseçeneklerinden, Bilinmeyen Kaynaklara İzin Ver seçeneğini aktif ederek,Google Play Store dışında indirilen dosyaları telefonunuza kurmaya izin verebilirsiniz.
16-07/09/pokemongo-3.png
iOS
Eğer iOS işletim sistemli bir cihazda Pokemon GO oynamak isterseniz yapmanız gerekenler biraz daha karmaşık. Bildiğiniz üzere Pokemon GO her ülke için resmi olarak çıkışını yapmadı. Şu an için yalnızca AvustralyaYeni Zelenda ve Kuzey Amerika'da çıkan oyunu kurmak için kullandığınız Apple hesabınızı bu ülkelerden birinde göstermeniz gerekiyor. Bunu yapmak içinse yeni bir Apple ID oluşturarak bulunduğunuz ülkeyi Yeni Zelenda veyaAvustralya seçmeniz yeterli. Ardından iOS işletim sistemli cihazınızda bulunan App Store üzerinden Pokemon GO'yu indirebilirsiniz.
16-07/09/pokemongo-2.jpg

Pokemon GO'ya Başlayış

Oyun bu güne kadar yayınlanan videolardan bildiğimiz üzere sanal gerçeklik üzerine kurulmuş bir yapıda geliyor. Oluşturduğumuz karakterle birlikte Pokemon avına çıktığımız oyunda olduğumuz yerde durmak yerinde gezerek Pokemon avlayabiliyoruz. Bu belki de oyunun en güzel detayı.
Pokemon toplayıp kendi koleksiyonunuzu oluşturmak için sokaklarda gezip Pokemonları yakalamanız gerekiyor. Toplanılan Pokemonlarla birlikte diğer oyuncuların Pokemonlarıyla savaş yapılabiliyor. Oyunda yer alan tradesistemiyle birlikte Pokemon transferi yapılabiliyor, koleksiyonda eksik olan Pokemonlar tamamlanabiliyor. Pokemon GO'daki Pokemonlar tıpkı çizgi filmden alışık olduğumuz gibi enderlik seviyesine sahip. Her Pokemon diğerinden farklı bir enderlikte olabilir ve koleksiyonunuzu zenginleştirebilir. Yolda yürürken yakalayacağınız Pokemonlar için daha fazla yol kat edip, daha uzak mesafeleri gitmeniz gerekebilir.
16-07/09/pokemongo-1.jpg
Oyun İçi Satın Alımlar
Tahmin edebileceğiniz gibi neredeyse her mobil oyundan alışık olduğumuz oyun içi satın almalar Pokemon GO'da da aynı şekilde mevcut. Yakaladığınız Pokemonları sakmananız için kullanacağınız Poke Top'ları bir noktadan sonra parayla satılmaya başlıyor. Eğer koleksiyonunuza daha fazla Pokemon katmak istiyorsanız bu Poke Top'lara ihtiyacınız olacak.
Oyunda Poke Stop adı verilen istasyonlar mevcut. Bu istasyonlar nerde olduğu bilinmeyen özel duraklar olarak adlandırılabilir. Poke Stop'ları bulduğunuz takdirde fazladan birkaç Poke Topu elde edebilirsiniz.
Poke Gym adı verilen salonlarda ise, elinizde bulunan mevcut Pokemonları kullanarak rakiplerinizle savaş haline girebilirsiniz. Savaşı kazanmanız durumunda elde edeceğiniz Pokemonlar ham bir sonraki savaş için size büyük avantaj katacak hem de koleksiyonunuzu geliştirecek. Yalnız tekrar hatırlatalım, belirli sayıdan sonra elde edeceğiniz her Pokemon için yeniPoke Top'larına ihtiyacınız olacak.
16-07/09/pokemongo-4.png
Oyun devamlı olarak konum bilginizi kullandığı için oldukça hızlı bir şarj tüketimini sahip. Gün içinde Pokemon GO oynama sürenizin fazla olması hızlı şarj cihazı veya PowerBank ihtiyacınızı beraberinde getirecektir. Oynaması oldukça eğlenceli olan Pokemon GO çıkışından birkaç gün sonra dahi milyonlarca oyuncu kitlesini aynı platform üzerinde toplamayı başarmış durumda. Pokemon tarihinin en ilginç ve beğenilen yapımı olan Pokemon GO'yu deneyimlemenizi kesinlikle tavsiye ediyoruz.

11 Temmuz 2016 Pazartesi

Doğru Bilinen 10 Fitness Hurafesi

İşe fitness’ın tanımıyla başlayalım. Tarihte ilk defa 1859’da “Türlerin Kökeni” teorisiyle Darwin tarafından “bir organizmanın çevre şartlarına uygunluk derecesi, nesli sürdürebilmesi” olarak ifade edilmiş. Yani sanılanın aksine büyük kaslar, atletik beceri ya da düşük yağ oranı değil; ısı tutabilme, susuz idare edebilme, karanlıkta görebilme gibi hayati faktörlerden bahsediliyor. O günden bu yana pek tabii çok şey değişti. Günümüzde fitness birçok spor bağımlısını peşinde sürükleyen, kaliteli, uzun ve zayıf bir yaşam vaat eden bir sektör. Ancak aralarında “Durun bir dakika” diyenler de var. Egzersiz eğitmeni Serkan O. Yimsel, onlardan biri. Amerika’da içine girdiği fitness endüstrisindeki maceralarını Türkiye’de sürdürüyor. Bu alanda 15 yılı geriden bırakan Yimsel, ‘100 Fitness Hurafesi’ adında bir de kitap yazdı. “Fitness hakkında karşıma çıkan sahte kuralları ve kirli bilgileri sorgulayıp gerçeğe ulaşma çabam esnasında bu kitap ortaya çıktı” diyor. İşte gündelik hayatta sıkça karşımıza çıkan doğru bilinen fitness yanlışları...
Yağlar kasa dönüştürülebilir.
Ne egzersiz yaparak yağları kasa dönüştürebilirsiniz ne de spor bırakıldığında çalışmayan kaslar yağa dönüşür. Kas ve yağ dokuları ayrı türdedir ve birbirlerine dönüşemezler.


Çok tekrar yağ yakar, az tekrar şişirir.
Yaptığınız tekrarın, vücudunuzun yağ yakma potansiyeline herhangi bir etkisi yok. Tekrar sayılarınız sadece dayanıklılık gelişiminizi etkiler. Ayrıca ağırlık katsayısını artırıp az tekrarla işe koyulmanın şişmeye neden olduğu inancı da tamamen palavra. İdman sonrası yaşadığınız o dolgunluk hissine sebebiyet veren durumu şöyle özetleyebiliriz; ağırlık yüklemesi başlayınca kan, ihtiyaç olan kasa pompalanmaya başlıyor. Yalancı hipertrofi de denilen bu şişkinlik hissi kas içerisinde geçici olarak kan ve sıvı toplanmasından başka bir şey değil. Zaten birkaç saat içerisinde kendiliğinden azaldığını göreceksiniz.
Koşu bandı ve doğal zeminde koşmak arasında fark yoktur.
Doğada koştuğumuzda zemindeki ufak yükseltiler, çukurlar gövdenin her yerindeki irili ufaklı kasları uyararak her adımda farklı kasılmalar sağlar. Ancak sürekli aynı düzlükte ve yön değiştirmeyen bir zemindeyken özellikle bacaklarımızın arkasındaki kaslar tembelleşir.

Belli bir egzersiz her seferinde aynı kasları çalıştırır.

Egzersizi kişinin idmanın sonunda, ortasında ya da başında yapıyor olması, o egzersizin kaslara tamamen farklı bir egzersizmiş gibi etki etmesine neden olur. Yorgunluk ve yük derecesi de farklı kasları farklı oranda etkiler.


Kaslar şekillendirilebilir.
Egzersizlerle kasları yuvarlaklaştırmak, kareleştirmek, ayırmak, arasını doldurmak mümkün değildir. Pilates gibi disiplinlerin uzun ve zarif kas gelişimi sağladığı, ağırlık çalışmalarının kaba bir görünüme neden olduğu da yanlış. Kaslarınızı büyütebilir ya da küçülmesine neden olabilirsiniz. Fakat hangi şekli alacaklarını genetiğiniz belirler.
İdmanların uzunluğu ne kadar fazla ise verim de o kadar fazla olur.
İlk ve en önemli husus, egzersizin bir tür stres faktörü olduğudur. Her spor yaptığımızda vücutta fizyolojik bir stres oluşuyor ve bu esnada kemik basınçları, eklem zorlamaları, tendon gerilmeleri, kas demetleri üzerinde mikron seviyede yırtılmalar ve daha birçok benzeri biyolojik ve metabolik yıkımlar meydana geliyor. Bir diğer husus idmanın; çalışma ve dinlenme ikilisinden bir araya geldiği. Yani vücudun alacağı asıl gelişme sadece spor esnasında değil, yapılan her aktivite sonrası vücuda tanınan dinlenme esnasında oluyor.
Kardiyovasküler egzersizler sağlık için ağırlık çalışmalarından daha faydalıdır.
Uzun yaşamak isteyenler kalpleri için daha iyi olduğu söylenen uzun ve yavaş tempoda yapılan yürüyüş ya da bisiklet gibi egzersizlere yönlendiriliyor. Oysa sağlık açısından herhangi bir tür egzersizin diğerinden daha üstün olduğunu gösteren bir araştırma yok.


Spordan sonra kaslarımız ağrımamışsa gelişme olmamıştır.
Ağrılar çalışmanın etkili olup olmadığının bir tespiti değildir. Kuvvet gelişimi ve kas büyümesine de işaret etmez. Vücut harekete aşinaysa acı çekmeyebilir ancak egzersizin faydasını görür.




Göbek ve kalça inceltmek için mekik çekip basenlere yönelik egzersizler yapılmalıdır.
Vücuttaki herhangi bir kası geliştirmek istiyorsanız o bölgedeki kasları çalıştıran egzersizler yaparsınız. Ancak bölge bazlı yapılan egzersizler maalesef o bölgedeki yağları eritemez. Yani bol bol mekik çekerek karın yağlarını azaltamaz, saatlerce kalça egzersiziyle yağlı bacakları inceltemezsiniz. Yine benzer şekilde “Sopa çevirmek yan karın yağları için en etkili egzersizdir” iddiası da doğru değil.
Sporu bırakınca kaslar sarkar.
Sarkmaz. Sarkma görüntüsü kası saran cildimize has bir olaydır. Özellikle yaşlanmayla ilgili değişimler bundan sorumludur.

Parmaklarımız Neden Çıtlar?

parmak-citlatmaBazı insanları ellerini kenetledikten sonra gererek ses çıkartırlar. Yani çıtlatırlar. Çoğu kişi için huylanılacak veya kızılacak bir durumdur. En büyük neden ise parmaklarınızda kireçlenme olur nedenidir. Her ne kadar huylansak da parmaklarını çıtlatan kişilerde oldukça bir rahatlama görülebilir.

Eklemlerimiz arasında sürtünmeyi azaltmak için bir sıvı bulunur. Bu sıvının içinde aynı zamanda oksijen, karbondioksit ve nitrojen gazları bulunur. Parmaklarımızı gerdiğimizde bu sıvılar da gerilir ve içindeki bu gazlar ortaya çıkar. İşte kulağımıza gelen ses de bu sestir. Yani kemiklerimiz yerine bu sıvılardan sesler gelir.


Sıvı gerilimi oluştuktan sonra parmaklarda bir hareket kolaylığı sağlanır. Tam çıtlatma anında bir röntgen çekerseniz hava kabarcıklarını görebilirsiniz. Zaten parmaklarınızı birkaç kez ard arda çıtlatamazsınız. Çünkü gazların oluşması biraz zaman alır.
Parmak çıtlatmanın ise vücuda bir zararı yoktur. Her ne kadar zararı yoktur desek de sık sık bunun yapılması vücudumuzdaki eklem kapsüllerinin zarar görmesine neden olabilir. Bu da şişme ve yetenek azalmasına neden olur.